Türkçe-Ingilizce Çeviri

  1. most
  2. Zarf particularly
  3. Zarf especially
  4. Zarf mostly
  5. Bilgi Teknolojileri maximum
  6. Zarf chiefly
  7. furthest
Türkçe-Ingilizce çeviriler: Zargan Ltd.

Türkçe-Ingilizce Ilgili Terimler

fiyatlar en çok
as high as
en çok altmış ortağı olan limitet şirket
private company
en çok atıfta bulunulan
most widely-cited Sıfat
en çok bilinen
most widely-known Sıfat
en çok bir hafta kalmak
to stay for a week at the outside Fiil
en çok esen rüzgâr
prevailing wind
en çok gözetilen ulus
the most favoured nation
en çok gözetilen ulus kuralı
the most favoured nation clause
en çok hasar gören kent
the worst-hit town
en çok inşaat yapılan mevsim
peak construction season
En çok istediğim şey!
Just what I wanted!
en çok kabul gören
most widely-accepted Sıfat
en çok kayrılan müşteri şartı
most-favored-customer clause İsim, Rekabet Hukuku
en çok kayrılan ulus
most favoured nation (MFN)
en çok kayrılan ülke
most-favoured nation clause
en çok kayrılma kotulu
the most favoured nation clause
en çok konuşulan dil
most widely-spoken language İsim
en çok kullanılan
most widely-used Sıfat
en çok okunan
read most
en çok okunan
most widely-read Sıfat
en çok okunan gazete
favourite paper
en çok okunan gazete
the most widely read paper
en çok okunan kitap
most read book
en çok on dolar etmek
to cost $ 10 at the outside Fiil
en çok on iki yolcu taşıma izni olan şileple yolculuk
freighter travel
en çok oy alan
at the head of the poll
en çok oyu almak
to head the poll Fiil
en çok satan marka
top- selling brand
en çok satan plaklar
top-selling records İsim
en çok satan plaklar listesi
hit parade
en çok sevdiğim çilektir
I like strawberries best
en çok sevilen
favourite
en çok tanınan
most widely-recognized Sıfat
en çok tercih edilen
most-preferred Sıfat
(rüzgâr) en çok esen
prevailing
bir seçim kampanyasında seçmenleri en çok ilgilendiren konu
paramount issue
bir üreticinin en çok satan ürünü ya da markası
flagship İsim
bir ürün ya da hizmetin en çok satıldığı alan
primary marketing area
birine en çok kötü yanından bakmak
to see someone at his worst Fiil
iş açısından en çok akşamları yoğun olmak
to have its peak hours in the evening Fiil
işlerin en çok yoğun olduğu zaman
peak season
kişinin en çok değer verdiği mallar
lares and penates İsim
mevsimin işlerinin en çok yoğun olduğu zamanlardaki sorunları ele almak
to handle the seasonal peak problems Fiil
radyonun en çok dinlendiği dönem
drive time
satılan eşya geri alınmaz en çok satılan
no returns inwards best seller
pek çok risk üstlenmiş ve en az bir kez iflas etmiş bir kişi
entrepreneurial veteran
Türkçe-Ingilizce terim çevirileri: Zargan Ltd.